Onu tanıyan herkes bilir; Eyüp Amca sadece bir tamirci değildir. O, bozulan her şeyi tamir ederken aslında zamanla yarışan, hayatı sabırla yontan, gönüllere dokunan bir ustadır. Yıllarını verdiği mesleğinde bozulmuş elektrikli aletleri onarırken aslında bir anlamda “değeri unutulan şeylere yeniden kıymet vermeyi” öğretir bizlere.
BİR EŞYAYI DEĞİL, BİR KÜLTÜRÜ YAŞATIYOR
Günümüz dünyasında her şeyin kolayca çöpe atıldığı bir çağda, Eyüp Çam tam tersini yapar.
Eskimiş bir tost makinesi, bozulmuş bir süpürge ya da yıllar önce alınmış bir televizyon... İnsanlar ne getirirse getirsin, Eyüp Amca elinden gelenin en iyisini yapar. Çünkü onun için tamir sadece bir iş değil, bir sorumluluktur. İsrafın önüne geçmek, alın teriyle kazanılanı korumak, toplumun hafızasını diri tutmak…
O, bir “geri dönüşüm ustası” değil; aynı zamanda bir “kültür taşıyıcısıdır.”
AHİ GELENEĞİNİN YAŞAYAN TEMSİLCİSİ
Ahîlik… Dürüstlüğün, adaletin, el emeğine saygının, komşuya merhametin adı…
İşte Eyüp Çam, bu kadim geleneğin Boğazlıyan’daki yaşayan temsilcisi gibidir. Çıraklarına sadece tornavida tutmayı değil, sabrı, özveriyi, vefayı da öğretir. Müşterisine sadece hizmet sunmaz; “hal hatır” sorar, bir çay ikram eder, nasihat eder, dua eder.
Zaman zaman yoldan geçen bir çocuğun bisikletini tamir eder, bazen işini kaybetmiş bir hemşehrisine ücretsiz hizmet sunar. Çünkü onun terazisinde ticaretin ölçüsü sadece para değil, gönül rızasıdır.
BİR BİLGE, BİR ÖĞRETMEN, BİR REHBER
“Gücüm ve ömrüm yettiği kadar buradayım,” derken aslında Eyüp Amca, bir ömürlük sadakati dile getirir. Bu topraklara, bu insanlara, bu kültüre olan bağlılığını…
Gençler için bir rol model, esnaflar için bir denge unsuru, mahalleli içinse huzurun ta kendisidir.
O sadece bozuk eşyaları değil; unutulmaya yüz tutmuş değerleri, iyiliği, insanlığı da onarıyor.
Her tamir ettiği aletin ardından, yeniden hayata dönmüş bir emek, bir hürmet, bir hatıra bırakıyor.
İYİ Kİ VARSIN EYÜP AMCA
Senin gibi insanlar, bu dünyaya iz bırakmak için gelir.
Boğazlıyan seni sadece bir esnaf olarak değil, bir gönül büyüğü, bir bilgelik pınarı olarak görür.
Senin ellerin yalnızca alet tutmuyor, geçmişin izlerini, geleceğin umudunu da taşıyor.
İyi ki varsın Eyüp Amca…
