MUSTAFA DOĞAN

Okuduğunuz makale
SORUNU ÇÖZERSE ÖCALAN ÇÖZECEK!
Anasayfa   /    Köşe Yazarları   /    Mustafa Doğan   /    SORUNU ÇÖZERSE ÖCALAN ÇÖZECEK!

21 Subat 2019 - 00:11

m.dogan@bogazliyanhabergazetesi.com

Mustafa Doğan

MUSTAFA DOĞAN

SORUNU ÇÖZERSE ÖCALAN ÇÖZECEK!

Boğazlıyan’ın gelişip büyümesinin önündeki engeller söz olup dile geldi dün. 2017 yılı Ocak ayında gündeme taşıdığımız ve Boğazlıyan Büyük Ova’ya alınıyor manşetlerini attığımız günlerde, “Bu haber de nereden çıktı yaw!” diyenlerin sözleri daha dün gibi kulaklarımda çınlıyor.
Biz farkındaydık bugünlere gelineceğinin. Biliyorduk ki, Büyük Ova Projesi’yle tarımsal alanlar “sit alanı” olarak ilan edilecek ve hiç kimse tarlasına dahi bir çivi çakamayacak.
Ve öyle de oldu. 
Boğazlıyan’ın Büyük Ova kapsamına alınmasıyla birlikte bizler gibi düşünen birkaç memleket sevdalısının tepkileri üzerine, resmi hiçbir vasfı olmayan sitelerde “gaz alma operasyonu” babında haberler yaptırıldı. 
Denildi ki, “Büyük Ova Projesi’nin alanı mücavir alan dışına çıkartılacak ve anayol güzergahında 400 metre içeriye çekilecek. Bununla ilgili Genel Müdürlüklere yazılar yazıldı!” Büyük takdir topladı bu açıklama. Muhatabına teşekkürler edildi, “Allah sizlerden razı olsun” temennaları iletildi.
Keşke şunu bari sorsalardı: “Bakanlar Kurulu tarafından alınan Karar, Genel Müdürler tarafından nasıl iptal edilecek!”
Aradan yıllar, yıllar geçti. Ne bir cevap geldi, ne de kapsam genişledi. Bu geçen süre zarfında bir kaçına benimde şahitlik ettiğim ve bizatihi yatırım gelmesi için yardımcı olduğum müteşebbisler, arazilerini satın almalarına karşın Büyük Ova Projesi’ne takıldılar. 
İlçenin hem ekonomisine, hem de istihdamına büyük katkılar sağlayacak olan bu yatırımlar ne yazık ki gerçekleşemedi. Proje kapsamı içerisinde bulunan tüm tarla vasfındaki araziler sit alanı olarak sayıldı. Hiç kimse, bağ veya bahçesinin bulunduğu arazisine 5 metrekare dahi yer yapamadı.
Özellikle son 5 yılda Yozgat’ın en büyük cazibe merkezi haline gelen, aldığı hizmet ve yatırımlarla birçok ilçenin kıskançlığına yol açan Boğazlıyan’ımız ne yazık ki kaderine terk edildi.
Keşke, ilk baştan Ankara’ya gidilip gelinse ve en azından Büyük Ova Projesi’nin alanı mücavir alan dışına alınması sağlansaydı, bugün daha farklı şeyler yazacak ve konuşacaktık.
Ne yazık ki, fırsatın stoku olmuyor!
İlçenin Büyük Ova Projesi kapsamına alınmasıyla en fazla sancıyı TSO Başkanı sayın Öcal Öcalan yaşadı diyebiliriz. 5 ilçenin seçilmiş Başkanı, hem Ticaretten hem de Sanayi Kuruluşu temsilcilerinin bağlı olduğu Oda Başkanı, her platformda dile getirdi Büyük Ova’yı…
Boğazlıyan’ın yatırım almasının öndeki en büyük engelin Büyük Ova Projesi olduğunu söyleyerek, en azından kapsamın genişletilmesini dile getirdi. O da biliyordu ki, Proje yatırımcının önünde büyük bir engel. Çünkü ilçenin en işlek bölgeleri bile bu kapsam içerisinde. Yatırım yapılabilmesi için belirlenen alanın dışına çıkılması gerekiyor.
Dün bir kez daha fırsat yakaladı sayın Öcalan. TOBB tarafından Kayseri’de düzenlenen İstişare Toplantısı’na katılarak, Boğazlıyan’ın sorun ve beklentilerini Ticaret Bakanı sayın Ruhsar Pekcan ve TOBB Başkanı sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’ya anlattı. Bununla da yetinmeyip oluşturduğu dosyaları takdim etti.
Bununla da yetinmeyip, termal kaynakların turizmle sınırlı kalmayıp tarımsal yatırımlara açılmasını ve en önemlisi Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulmasını talep etti.
Bu kez gerçekten ümitliyim. Sayın Öcal Öcalan’a bir kez daha teşekkür ediyor, şükranlarımı sunuyorum. 

CAVLAK MEŞHURDU, MEÇHUL OLDU!
Her yöre meşhurlarıyla büyür, meşhurlarıyla kalkınır. Bir ili ya da ilçeyi temsil eden simgesi varsa eğer, o merkezler sosyal ve kültürel kalkınmış demektir.
Denizli deyince Horoz, Kayseri deyince Pastırma, Afyon’un kaymağı, Ankara’nın simidi, Yozgat’ın testisi varken daha düne kadar Boğazlıyan’ın hiçbir şeyi yoktu.
Yoktu derken, Cavlak’ı “es” geçtiğimi düşünmeyin! Biliyorum ki, Cavlak’ın ismi kendisinden büyük. Henüz Yozgat’ın bile testisi patent almamışken Cavlak yüzyıllardır akıyordu, hala da akıyor.
Aradan geçen yıllarda, ne yazık ki kaderine terk edildi Cavlak. Kozaklı ilçesinin adı gündemde yokken, bugün turizm merkezi denince, kaplıcalar bölgesi söylenince ilk akla Kozaklı geliyor. 
Yozgat’ın en meşhuru olan Cavlak’ın üzerine, Yerköy’deki Uyuz Hamamı / Kaplıcası, Sarıkaya Termal Tesisleri, Sorgun Kaplıcası, Saraykent Şifalı Suları, yetmedi Yozgat Merkez’e vurulan sondaj sonrasında elde edilen düşük derecedeki suyla birlikte yapılan AQUA Park gündem oluşturdu, bulunduğu yeri kalkındırdı.
Cavlak bu süre zarfında yapılan girişimleri püskürtmekle kalmayıp, gayri-samimi yatırımcıların merkezi haline geldi. Üzerine yapılan birkaç iğreti yapı sonrasında yarım bırakılıp gidildi.
Boğazlıyan Belediyesi tarafından yaptırılan havuz inşaatı neredeyse bitecek. Şehir içme suyundan beslenecek olan havuzun Cavlak bölgesine yapılmasını keşke birileri önerseydi. En azından hem su israfından kurtulur, hem de sıcak suyun boşa akıp gitmesine seyirci kalmazdık. 
Bunu başaramadık. En azından yeni seçilecek olan Belediye Başkanı, jeotermal ısınmayı gündeme alsa bari. Hiç değilse, evlerde ısınma ve sıcak su ihtiyacı giderilmiş olur. Sorgun gibi, Akdağmadeni gibi, Sarıkaya gibi şehir merkezine ulaştırılsa, evlere sıcak su akıtılsa kötümü olurdu?
Hem milli ekonomiye büyük bir katkı hem de Boğazlıyanlı hemşerilerimiz de ciddi bir tasarruf sağlamış olur.

SUYUMUZ VAR, ÇEŞMEMİZ YOK!
Boğazlıyan, tarihi boyunca ne çektiyse sudan çekti. İştigal ettiği tarımsal faaliyetler olsun, insanların yaşam alanları olsun su ihtiyacı hep gündemde oldu, gündemde tutuldu.
100 yıl geriye gidersek, Boğazlıyan etrafının boğazlarla çevrili olması sebebiyle oluşan bataklıklar ve çevre şartları ilçe Merkezi'nin Uzunlu'ya taşınmasına vesile oldu.
Su insanlar için olduğu kadar tüm canlılar, hayvanlar ve bitkiler içinde vazgeçilmezdir. Ulaşamadığımızda kıymetini anladığımız bir nimettir.
Belediye Başkanı Hamdi Erdal'ın ilk icraatı, meydanlarda söz verdiği üzere öncelikle su konusu oldu. İlçenin su şebekesini yenileyerek su sorunu en az 50 yıl çözdü.
Yapılan hizmetlerden Allah razı olsun. Ancak; bir ilçenin kültürel zenginlikleri çeşmelerdir. Ne yazık ki, ilçede suyunu içeceğiniz, abdestinizi alacağınız, elinizi yüzünüzü yıkayacağınız çeşme sayısı o kadar az ki?
Oysa ki, en küçük bir köyde dahi 3-5 tane çeşme yapılırken, neredeyse ilçe nüfusu kadar dışarıdan gelen günübirlik misafirler varken, cadde veya sokaklara niçin çeşme yapılmak akla gelmiyor.
Şehrin su hattını baştan aşağıya yenileyen Belediye Başkanı, cadde ve sokaklarda uygun bulacağı alanlara birkaç tane çeşme yapmayı esirgedi. 
Oysa ki, bir çok alanda sponsorluk yapan hayırseverler, çeşme yapılması için de yardımlarını esirgemez bu vesileyle Belediye’nin bütçesinden ekstra bir kaynak harcanmazdı. 
İnşallah yeni dönemde seçilecek Belediye Başkanı’nın icraatlarından birisi de bu olur. Bu vesileyle hayırseverler hayırlarını hayrata dönüştürebilir.
İlçedeki hayvan varlığını da hesaba katarsak eğer, kurdu, kuşu, kedisi, köpeği de bu sebilden fevkalade yararlanır ve hayırlar hayır dualarına dönüşebilir.
Söylemek bizden, yapıp yapmama takdiri Sizden...
 

MAKALEYE YORUM EKLEYİN

X

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen ziyaretçilere aittir.

X

Makaleye hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.

GÜNÜN MANŞETLERİ

FOTO GALERİ